Tarih Boyunca Arapların Türklere İhanetleri

Konusu 'Tarih' forumundadır ve GeykliKız tarafından 8 Ocak 2015 başlatılmıştır.

  1. GeykliKız

    GeykliKız Profesyonel Üye www.pembeoje.com

    Tarih Boyunca Arapların Türklere İhanetleri


    Tarihini bilmemenin getirdiği cehaletle beraber her geçen gün daha fazla karanlığa saplanan bir ülkeden merhaba. Geçmişi bilmedikçe geleceğin sallantıda olacağı gerçeği yıllardır ayağımıza dolaşan sorunların başında geliyor. Belki biraz eleştirel başladım ama bir fikir yazısı olacak bu ve bu yazının sonunda muhtemelen ırkçı ihtamları beni bekleyecek. Öncelikle kendimce doğru olan bazı ufak bilgileri sizinle paylaşıp sonra direkt konuya gireceğim. Bir milleti sevmemek(veya ısınamamak) ve dışlamak çok farklı şeylerdir. Hele ki bu sevgisizliğin mantıksal bir açıklaması var ise bence damga yapıştırılmadan önce bir kez daha düşünülmelidir. Giriş kısımlarını sevmediğimi bir kez daha belirterek alt paragrafa geçip dolasıyla ana konuya giriyorum.

    Anlatacağım olaylar çok uzun bir zaman zarfını içerisine alacağından yapacağımız çıkarımları anlık olarak değerlendirmeyip, biraz daha genele yaymak durumunda kalıyoruz. Ya da bireysel konuşayım, ben olayı genele yayıp bir çıkarımda bulunmayı tercih ettim diyelim. Şahsi fikrim Arapların haritada yer kaplamaktan başka herhangi bir işe yaramadığını ve herhangi bir millete hayrı dokunmadığını düşünüyorum. Ne kadar sığ bir yorum değil mi ? Değil. En azından bizim için sığ bir yorum değil. Şimdi bakış açısını küçültüp, Arapların Türkler ile olan geçmişine göz atalım. Ayrıntıları inceledikçe neden böyle düşündüğümü daha iyi anlayacaksınız, zaten benim Arapların hepsini toplayıp yakmak gibi bir niyetim yok Gümüşpala'nın Hitler'i olma niyetinde de değilim sadece bazı gerçekler görülsün istiyorum bunu da kendi fikirlerimi kağıtlara sererek yapıyorum. Neyse şimdi o buram buram ihanet kokan olaylara geçelim. Arap hayranı bazı kardeşlerimizi kızdıracak olaylara...


    Konu Arap - Türk ilişkisi olunca kaçınılmaz olarak ortaya bir İslam faktörü çıkıyor. Yeri gelmişken bunu da belirteyim İslam'ın İ'sini bilmeyen ama Müslüman olarak geçinen büyük bir Arap topluluğu var. Tabi bu gruptan bizim ülkemizde de var, kendini Müslüman zanneden binlerce insanla dolu bu topraklar. Ama İslam denilince akla ilk gelen topluluk Araplar olduğundan ve İslam'ı dünyaya çok kötü tanıttıklarından bu konuda da zarar listesinde başı çekiyorlar. Neyse din konusunu şimdilik bir örnek ile geçelim daha sonra illaki tekrar uğrayacağız. Daha önce uzun uzadıya yazdığım "Türkler, İslamiyete Katliamla Girmiştir" yazısı bugün başlangıç için harika bir örnek olacaktır. Tabii ki burada bunun ayrıntılarına tekrar girmeyeceğim ama ilk Arap ihanetlerinden birini orada yemiştik ve onbinlerce ölü vermiştik. İşte Müslümanlığı ile övünen insanlar kılıç geçirmekten çekinmiyorlar. Günümüzde de birçok mollanın din tüccarlığı yaptığını düşünürsek ve bunların büyük bölümünün Orta Doğu'dan çıktığını göz önüne getirirsek, aradan geçen yüzyıllarda bir şey değişmediğini rahatlıkla görebiliriz. Haydi bir alt paragrafa geçelim, daha çok örnek, çok olay var anlatacağım.


    1. Yüzyıl'da dünyada belli gruplar belirginlik gösteriyordu. Göktürkler, Sasaniler, Çinliler, Araplar falan filan derken kimin kimi vuracağı hiç belli olmuyordu. Ama bizim "yegane dostumuz Araplar" varken bizi kim arkamızdan vurabilirdi ki ? Bu şanlı görev tabii ki onlara aitti. Sasani - Göktürk Savaşı'nda Sasani tarafında olup Göktürkler ile çarpışan Araplar, Göktürkler'den aldığı bazı bilgileri de Çinliler ile paylaşmıştır. Bir Aşk-ı Memnu havasında olan devlet ilişkileri bir süre böyle devam edecekti ama Türkler dostunu düşmanını hiçbir zaman öğrenemeyecekti. Bu entrika zincirinden yaklaşık 150-200 yıl sonra takvimler 751 yılını yılını gösteriyordu. Talas Savaşı ! Yalan dolan bilgiler bulunması ile ünlü olan lise tarih kitaplarında Türkler'in bu savaş ile İslamiyet'i benimsedikleri belirtilmiştir. İtİbar etmeyiniz, yalandır. Bu savaşta ise bir Emevi ihanetine uğruyoruz ve savaş sırasında mevzilerini terk ettiklerinden dolayı ağır kayıplar veriyoruz. Savaş sonucunda Arap - Türk ittifakı Çin'in üstünden gelse de ihanet her zaman ihanettir ve alışkanlık yapar. Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur sözü haybeye söylenmiş bir söz değil günümüzde de artarak geçerliliğini koruyan bir sözdür.


    Yıllar ilerledikçe Osmanlı ihtişamı dünyayı çepeçevre saracaktı ve bu güç karşısında bir Haçlı ordusu oluşturulacaktı. Bir grup Arap da bu ordunun içerisinde yer alıp Osmanlı'ya karşı kılıç kuşanacaktı. Alışılagelmiş bir durum artık... Şimdi belki bana diyorsunuz ki, niye bu kadar Arap diyorsun Haçlı ordusu bünyesinde bir sürü farklı millet barındırıyordu ? Bunun cevabını günümüze gelince çok güzel şekilde verebiliyoruz işte. Son 10 seneye kabaca bakalım. Araplara ağlayan biziz, yardım etmeye çalışan biziz, hala içimize alıp sorgusuz sualsiz besleyen biziz, benim milletim aç yatarken onları doyuran da biziz. Bu sonu "biziz" ile biten cümleleri öyle bir uzatırım ki cilt cilt ansiklopedi çıkar. Türkistan yandı bitti kül oldu kimsenin umurunda olmadı, ama Orta Doğu'daki her ölüme kamera karşısında ağladık. Çok insan severiz biz Türkler ya. Bir de İnsan Haklarından falan bahsediyoruz, çünkü sokaklarımızda aç yatan ve soğuktan donan kimse yok. Neyse konuyu fazla dağıtmayalım ya, bir sonraki paragrafa geçelim ve denize açılalım biraz. Hep karada kazık yiyerek zaman geçmez ki ama...


    2. Haçlı Seferi'nde Çaka Bey'in yenilgiye uğrattığı Norman Donanmasının mensuplarının büyük bir bölümü Araptı. Bunu öğrenen Çaka Bey olaya fazla hiddetlenmiş ve gemide esir aldıkları bütün Arapları öldürtmüştür, Norman askerlerini ise fidye karşılığında azat etmiştir. Görüldüğü gibi tarihin büyük bölümünde karşımızda olmuş bir topluluktan bahsediyoruz. Bir savaş örneği daha verelim : Mostaganem Savaşı. İspanya ve Osmanlı arasında gerçekleşen bu savaşta Arap halkı ve Fas Sultanlığı İspanya'nın yanında saf tutup Osmanlı'ya karşı savaş açmışlardır. Tabii bu sonucu değiştirmeyip Osmanlı'nın savaşı kazanmasının önüne geçememiştir. Kuzey Afrika yavaş yavaş Osmanlı hakimiyetine girmeye başlamıştır.


    Osmanlı'nın 600 yıllık tarihinde de kaç kere ayaklanma çıkardıklarını saymaya kalksak belki yeni bir matematik teoremi ortaya çıkarırız. Hele 19.Yüzyılın sonlarında doğru patlak veren Vahhabiler Osmanlının başına büyük dert olmuş ve iyice güçsüzleşmesinde etkin rol oynamıştır. Zaten Osmanlı bir daha toparlanamamış ve ilerleyen yıllarda yıkılmıştır. Yıkılması anlarına yaklaşalım ve o zamanların üstünden geçelim orada da ciddi bir ihanet söz konusudur. Bugün de ihanet kelimesini sıkça kullandım ama bilinçli yapılmış bir hareket olduğundan emin olabilirsiniz. Gelelim 1.Dünya Savaşı'na, Osmanlı - Araplar - 1.Dünya Savaşı üçgenini görünce benim aklıma gelen ilk isim Arabistanlı Lawrence oluyor, ki zaten bugünkü konumuz da onunla alakalı. Bu Lawrence abimiz bir İngiliz ajanı ve bir grup Arapı savaş esnasında kışkırtmakla sorumlu. Görevini başarıyla tamamlıyor ve Araplar içeriden Osmanlıyı vuruyor. Bir savaşta içeriden darbe yiyince gücün ve psikolojinin nasıl düştüğü hakkında bir fikrimiz illaki vardır. Ve bu fikre Osmanlı'nın zaten güçsüz olduğu fikrini de eklersek, o savaşı kazanmamız gerçekten çok büyük bir mucize olurmuş. Zamanı birkaç yıl daha ileriye saralım ve o büyük Çanakkale Zaferine gidelim. Bu şanlı savaşta bile ufak tefek Arap ihanetleri göze çarpmaktadır. Bunun ayrıntısına girip bu görkemli zaferimizi gölgelemek istemiyorum, elimizdeki nadide değerlerimizden birisi olduğundan bari bu savaşı iyi hatırlayalım.


    İnanın örnekler vermekle bitmez tarih çok kez tanıklık etmiş bu tarz olaylara ancak ana fikrin benimsenmesi için bence bu kadar örnek yeterli olacaktır. Ben Türklüğünü seven ve geçmişi ile övünen bir insan olarak Arap toplumunu sevmiyorum. Aynı zamanda dinimizi de dünyaya kötü yansıtmaları sevmeme duygumu pekiştiriyor. Ve tüm bunların aksine bu ülkede bu kadar Arap hayranı görmek beni rahatsız ediyor ve git gide onlara dönüşmemiz çok daha fazla rahatsız ediyor. İşin dini tarafı ise bir sürü bilinmezlik içeriyor. Yemin ediyorum İslam'ın bir kelimesini bilmeden din muhabbeti yapan bir sürü insan gördüm, söylediklerinde mantık arasanız bulamadığınızla kalırsınız. "Adam çirkinmiş çünkü Hristiyan" diyen ve Müslümanlığı ile övünen insanlar görüyorum. İslam'ın hoşgörüsünü bilmeyip ota boka konuşan yorum yaparlar bunlar. Cahil bir şey bilmediğini gizlemek için çok fazla konuşurmuş ve aynı zamanda çok bilen susarmış. Sanırım tüm bu insanlar bu güzel sözlerin birer sonucu...


    Konudan çok az uzaklaşıp son paragrafa giriş yapıyorum. Yıllardır "medeniyet" başlığı altında batıya özeniyoruz. Elimden geldiğince, her fırsatta bunu belirttim ki medeniyet denilen illet bizim sonumuz olacak. "Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar" derken Mehmet Akif Ersoy çok şey anlatıyordu, anlamak isteyene. Kendi kültürümüzü o derece kaybettik ki artık batıdan aldığımız birçok huyu özümseyip kendimize benimsetiyoruz. Bir de son zamanlarda çıkan Arap hayranlığını eklersek bu listeye ortaya çok değişik bir sentez çıkıyor. Kimseye hayrı olmayacak bir sentez o konuda eminim ama birbirine bu kadar uzak iki kavramın giderek aynı yerde buluşması garibime gitmiyor değil. Aslında belki de farklı yaş kalıplarında bu olaylar meydana geliyor. Yetişkin ve orta yaş kafası giderek Orta Doğu, Arap haline bürünürken, genç nesil prozac nation temalı Amerikan rüyası yaşıyor. Alt taraf uyurken, üst taraf işi ilerletiyor. Neyse konuyu dağıtmadan yazıyı noktalamak istiyorum, her kafadan bir ses havasında olunca anlatılmak istenen anlaşılmayabiliyor. Umarım ben anlatmak istediğimi anlatabilmişimdir diyorum ve bu uzun soluklu yazının noktasını koyuyorum.
     
  2. Açelya

    Açelya Tecrübeli Üye www.pembeoje.com

    Bugün arabların yaşadıklarında kendi paylarıda var demekki ama insan üzülmeden geçemiyor.
     

Sayfayı Paylaş