'Nefertiti Gülüşü'nün Sırları

Konusu 'Yüz Estetiği' forumundadır ve XezaL tarafından 8 Ocak 2015 başlatılmıştır.

  1. XezaL

    XezaL Tecrübeli Üye www.pembeoje.com

    Opr. Dr.Yakup Avşar, dünya tarihinin en güzel kadınlarından kabul edilen Nefertiti hakkında az bilinen gerçekleri ve güzel kalmanın sırlarını bir uzman gözüyle bizlerle paylaşıyor.

    [​IMG]

    İsmi “güzelden gelen” anlamını taşıyan ve tarih boyunca güzellik sembolü olarak kabul edilen Kraliçe Nefertiti’nin büstü, Akhenaton'un kurduğu Amarna şehrinin yıkıntıları arasında 1912 yılında Ludwig Borchardt isimli bir Alman arkeolog tarafından bulunmasaydı, güzelliğin sembolü, “Kayıp Kraliçe” hakkında çok az şey biliyor olacaktık.

    “Kayıp Kraliçe”nin gerçek yüzü

    Dünya tarihinin en güzel kadınlarından biri kabul edilen ünlü Mısır Kraliçesi Nefertiti’nin büstü aslında bizlere karanlıkta kalmış bir tarih hakkında ipuçları vermektedir. Nefertiti bundan 3000 yıl önce kocası firavun Akhenaton ile birlikte Eski Mısır’ı radikal bir yenilenme sürecine soktu. Bu süreçte eski başkent Teb’den Amarna’ya taşındı, inanılan tanrı değiştirildi ve bütün bunların ardından aile üyeleri esrarengiz bir şekilde kaybolmaya başladı. “Kayıp Hanedan”la ilgili günümüzde bu döneme ait somut bir kanıt yoktu.
    Nefertiti’nin yüzü bugüne kadar bir sır perdesinin arkasında saklı kaldı. Biz, bugün Berlin Neues Museum’da yer alan Nefertiti büstünün makyajlı ve sıvalı dış yüzeyini yani estetik yapılmış halini görüyoruz. Aslında Nefertiti, büstüne estetik yaptırmış. Dolgusunu da yaptırmış, botoksunu da yaptırmış. Biz de bu 3 boyutlu tomografi görüntülerinden yola çıkarak, büstün iç yüzeyini yeniden büste dönüştürdük.

    Kraliçe Nefertiti’nin gizemli gülüşü

    Berlin müzelerinin “Mona Lisa”sı olarak kabul edilen Nefertiti büstü, uluslararası “güzellik sembolü” ve antik sanatın en ünlü büstü haline gelmiştir. Bu nedenle Dünya’da ilk kez yapılan bu çalışmanın “ideal güzellik” anlayışını kavrayabilmek açısından estetik cerrahi için büyük önem taşıdığını düşünüyoruz.

    Yapılan CT taramalarında gördük ki Nefertiti, heykeltıraşa burnundaki küçük kemeri aldırmış, göz kenarlarını daha belirginleştirmiş, ağız köşesi ve yanaklarındaki çizgileri kaybettirmiş, elmacık kemiklerini daha dolgunlaştırmış. Küçük operasyonlarla mükemmel bir yüz şekli ortaya koyulmuş. Ayrıca heykelde kulak rekonstrüksiyonu yaptık.

    Nefertiti, kepçe kulaklı ama tabii büstün kulakları kırıldığı için onu göremiyorsunuz. Belki de moda olduğu için o döneme ait heykellerin çoğu kepçe kulaklı...

    ‘Nefertiti Gülüşü’nün sırları


    Orta gençlik yaşları dediğimiz 25-35 arasında herkes için güzelliğin ayrı bir tarifi olsa da; ilk gençlik yıllarındaki güzelliğin korunması daima birincil hedef olmuştur. Güzelliğin tarifini yaparken, belleğimizde hep genç görünümlü ve gülümseyen bir yüz şekli canlanmıştır. Nefertiti’nin makyajlı büstünde de görüldüğü üzere genç bir yüz şeklinde; kalkık kaşlar, belirgin elmacık kemikleri, dolgun dudaklar, oval bir çene yapısı, kırışıklığı ve sarkması olmayan bir cilt tipi vardır.

    Nefertiti’nin ünlü güzelliğinin bir diğer sırrı da; altın oran olarak kabul edilen alın-burun ve çene yapısı arasındaki armonidir.

    İdeal bir gülüş için küçük dokunuşlar yeterlidir!


    Ruhtaki güzelliğin en saf ifadesi olan gülüşün yüzdeki yansıması karakterimizi ortaya koyar. Bu yüzden gülüş dizaynı yapılırken, yüzdeki gençliği ve armoniyi yakalamak çok önemlidir.

    Kemerli ve eğri bir burun, gereğinden fazla küçük ya da büyük çene yapısını düzeltme işlemleri yapılabildiği gibi küçük dokunuşlarla da bazen çok güzel sonuçlar alınabilir.

    Yüze yapılacak ve kişiyi daha mutlu, daha canlı ve daha güzel gösterecek küçük işlemlerin başında botoks vardır. Botoks ile göz çevresindeki kaz ayakları dediğimiz ince kırışıklar, alındaki çizgiler, iki kaş arasındaki kızgınlık çizgisi hatta dudak etrafındaki ince kırışıklar silinir.

    Özellikle elmacık kemiklerinin belirginliği azalmış, gülme çizgisi dediğimiz burun kenarından-ağız köşesine uzanan sulcusun belirginleştiğinde; göz altı çukurlarının oluştuğu, dudakların inceldiği ve çeneye ovallik kazandırmak istendiği durumlarda, hyolornik asit içerikli hazır dolgu maddeleri ya da kişinin kendi vücut yağından sağlanan yağ enjeksiyonları imdada yetişir.

    Dolguda hedef abartı değil; eksiği yerine koymak olduğu için kişide doğallık korunarak, gençliğin yakalanmasıdır.

    Sağlıklı dişler güzel bir gülüşün tamamlayıcısıdır!

    İdeal bir gülüş dizaynının tamamlayıcısı diş estetiği ve diş eti estetiğidir. Dişlerin görünümünün düzeltilmesi önemli bir estetik kazanım olduğu gibi, yapılan işlemle ağız ve diş sağlığına da katkıda bulunulur. Diş çarpıklıklarının giderilmesiyle çürük ve diş hastalıklarının önüne geçilebilir. Unutmalım ki güzel bir gülüş, tek taş pırlantadan çok daha değerlidir!
     

Sayfayı Paylaş